** Zaten sevmem Jodie Foster'ı **
Konusu şöyle; Erica Bain (Jodie Foster) radyo programı ile New York şehrine melankolik yayınlar yapan bir yayıncıdır. Nişanlısı David (Losttan Said - Naveen Andrews) ile bir gece gezmesinde Central Park'ta bir çetenin saldırısına uğrarlar ve David ölür. Olaydan haftalar sonra bu duruma isyan edip suçları şehirde kendisi cezalandırmaya başlar.
Ne anladım; hikaye tabii ki Charles Bronson'ı getiriyor akla. Ama burada 57'lik le dolaşan bir maço yerine çok hevesli olmasa da gerçekten hakeden ama normal adalet sistemine kalırsa asla ceza almayacağı kesin suçlulara son çare olarak birkaç kurşun takdim eden, şehirli bir genç kadın var. Gözünü kan bürümüş bir intikamcıdan ziyade önce polise başvuran, oradan hemen ve kesin bir yardım bulamayacağını anlayınca kendini korumak amacıyla bir silah alan ve önce kaza eseri sonradan ise bilerek ve zevk alarak, ama her seferinde kesinlikle kötü adam olduğu belli olan pislikleri temizlemeyi kendine görev edinen bir anti kahraman rolü, özellikle kadın olması gerekince Jodie Foster bu rol için tam uyan bir oyuncu. Metroda görsem iner başka vagona binerim. Terence Howard'ın gerçeği arayan polis karakterinin de işin içine girmesi ile iyice televizyon filmi havasına giren sıkıntı verici bir anlatımı var filmin. Crash tarzı hesapçı senaryosu yapay durmasının temel sebebi.
Aklımda kaldı; Collateral havası çekimleri
Sonuç; hiç ısınamadım
29 aralık ctesi gecesi izledik
http://www.imdb.com/title/tt0476964/
Arama
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder