Konusu şöyle; anne babası boşanmakta olan lise öğrencisi Alex (Gabe Nevins) kaykaycı arkadaşı ile birlikte gençlerin takıldığı bir pist olan Paranoid Park'ı keşfeder. Birkaç gün pistin yakınlarından sonra bir güvenlik görevlisinin cesedi bulunur.
Ne anladım; Gus Van Sant'ın bir romandan senaryolaştırıp çektiği film Alex'in tuttuğu notlardan oluşuyor. Bu notlar yazılırken karakterin zihninin içinden dünyayı izliyoruz. Kronolojik bir sırayla değil de onun hatırlama sırasına göre zaman zaman yavaş çekimlerle bir karakterin geçişi, bazen bir sorgulamada üçüncü kişi olarak neler olup anlamaya çalışıyoruz. Bir hikaye anlatmaktan ziyade ergenlik aşamasındaki karakterinin yaşadığı sosyal değişime, travmaya ve bunun karşısındaki tepkilere psikiyatrik olarak yaklaşıyor bu filmiyle Van Sant. Sonuçta ne olduğuyla çok ilgilenmiyor, asıl önemli olan gencin zihninden geçenler. Gazeteye göz gezdiriyor diye politik görüşlere sahip olmak zorunda değil bu genç sadece kendi yaşadıklarından nasıl bahsedildiğini merak ediyor. Farklı tarzlar arasında geçiş yapan yönetmenin Last Days'ine yakın duruyor bu seferki anlatımı ancak bu sefer çok daha belirli bir hedefe sahip.
Aklımda kaldı; pistte kayanların arasında dolandığımız görüntüler. Paranoid Park'ı el yazısıyla yazması. Kağıtları yakması.
Sonuç; zor ama iyi
11 aralık perşembe günü izledim
http://www.imdb.com/title/tt0842929/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder