**** Yes, yes, yes, yes! ****
Konusu şöyle; Gal (Ray Winstone) artık emekli olmuş ve İspanya sahilindeki villasında güneşlenmekten başka derdi olmayan bir kasa hırsızıdır. Büyük patron Teddy (Ian McShane) zıtlaştığı bir banka müdürünün bankasını soymak için ekip kurmakla zırdeli Don Logan'ı (Ben Kingsley) görevlendirir. Gal emekliliğinden memnundur ama Logan aşırı ısrarcıdır.
Ne anladım; Radiohead'in Street Spirit ve Karma Police videolarının sorumlusu olan Jonathan Glazer'in kariyeri 2000 yılında bu filmle uzun metraj sinemaya kaymış, sanırım 2004 deki Birth rezaleti ile bitmiş. Gene bir İngiliz soygun ortamı var karşımızda. Birkaç film önce yazdığım In Bruges'le yakın bağı var bu açıdan. Gene soygun ya da olayın kendisini çok ön plana almayan, daha çok ortamdan uzaklaşmaya çalışan eski suçlu ve onu acımasızca aynı hayata geri döndürmeye çalışan çürümüşlüğün temsilcisi var. Gal artık iyi bir insan olduğu için değil, yeterince para kazandığı için bir ebedi tatil yaşamına tutunmak istiyor. Don ise hem bu durumu kıskanıyor ve onu mutlu görmek istemiyor, reddedilmek tüm karizmasını zedeleyecek, zaten aynı zamanda ağır bir şizofren vakası. Film makul süresi, ağır küfür dolu ama iyi yazılmış diyalogları, suç dünyasına değişik bakış açısı ve zamanında Gandhi olarak tanıdığımız Ben Kingsley'in sağlam performansı ile ilgiyi hakediyor.
Aklımda kaldı; girişte Gal'in "Burada pişiyorum. Yanıyorum. Kızarıyorum.." şeklinde giden aylaklık güzellemesi. Don'un uçakta sigara muhabbeti ve ardından sorgudaki taciz ifadesi. Donnie Darko'daki tavşana benzeyen tipleme.
Sonuç; değişik
2 ağustos ctesi izledim
http://www.imdb.com/title/tt0203119/
Arama
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder