*** Polisler ve donutlar için dediklerini bilirsiniz ***
Konusu şöyle; İkinci Dünya Savaşı yıllarında kocalarını kaybeden kadınların gazetelerin yalnız kalpler köşelerine verdikleri ilanları takip eden, paraları varsa öldürüp soyan Ray Fernandez (Jared Leto) ile başta kurban adayı ama ilk görüşte aşk ile sevgilisi olan Martha Beck (Salma Hayek) o dönemin sansasyonel seri katilleri, Elmer Robinson (Travolta) ise karısı intihar ettiğinden beri işteki konsantrasyonunu kaybetmiş ama bu olaya dört elle sarılan usta detektiftir.
Ne anladım; bu çiftin hikayesinden esinlenilmiş Deep Crimson, 1996 yapımı hüzünlü bir toplum dışı kalmış aykırı katil profili çiziyordu. Bu kez doğrudan çiftin hikayesi anlatılmış ama anlatının odağına peşlerindeki polis ikilisi konulmuş. Sanırım bunun sebebi yönetmenin gerçek hayattaki Robinson ile kan bağları. Bunun sonucunda katil doğanların derinlemesine bir karaktere dönüşememesi olarak ödeniyor ve sık sık komik duruma düşüyorlar. Daha ilk tanışma sahnesinde (cenazede kızın yetişip destek çıktığı) başlayan yüzeysellik film boyunca sulandırılmış bir tat bırakıyor. Ama kanımca burada bir art niyetten ziyade beceriksizlik var. Hollywood'laştırılmış bir hikayede bu kadar şiddet olmazdı ve örneğin sonunda kız kurtulurdu. Jared Leto'nun oyununu beğendim ama Hayek ve Travolta olmamış. Senaryo da çok sıkıntılı, tüm film boyunca sıradan bir tipi oynayan Hayek'in sorguya alınınca donut esprisi yapması gibi çok sırıtan noktaları var.
Aklımda kaldı; intiharla sonuçlanan giriş jeneriği. Leto'nun keli ve peruğu.
Sonuç; eh işte.
27 temmuz pazar gecesi izledik
http://www.imdb.com/title/tt0441774/
Arama
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder