Arama

29 Eylül 2008 Pazartesi

You Don't Mess The Zohan (2008)

*** I just want to make people silky-smooth! ***

Konusu şöyle; yakaladığı en büyük düşmanı Filistin ajanı Fantom'un (John Turturro) esir değişimiyle yeniden serbest kaldığını öğrenene İsrail ajanı Zohan (Adam Sandler) artık anlamsız savaştan sıkılmıştır. Fantom'la bir sonraki karşılaşmalarında kendini ölmüş gibi göstererek gizlice Amerika'ya hayallerini gerçekleştirmeye gider; kuaför olur insanlara "ipeksi dokunuşlar" sunmaya.

Ne anladım; Sandler'ın Rober Smiegel ile yazdığı ve kadrolu yönetmeni Dennis Dugan tarafından yönetilen hikaye aslında 2000 yılında oluşturulmuş ama 11 eylül olayının ardından içerdiği terörizm öğelerinden dolayı ertelenmiş bir projeymiş. Austin Powers'ın libidosu ve Borat'ın vurdumduymazlığına sahip Zohan karakteri "unrated" versiyonda iyice belden aşağı vuruyor. Absürd ve fantastik sularda gezinmesi cinsel esprilerden çıktığı yerlerde güzel göndermelerle iyi güldürüyor. Ortadoğulu tiplemelerde tv skeçlerinden gelen tecrübelerini iyi konuşturuyorlar. Her şeye humusun sokulması, ortalama İsraillilerin Manhattan'da ille de elektronikçi olmaları, finalde her taşın altından silah çıkartmaları, sonuçta aynı kültürün ürünü ve ayırtedilmeleri çok zor iki insan tiplemeleri olmalarına rağmen süregelen çekişmelerinin vurgulanması iyi uygulanmış tespitlerle eğlendiriyor. Evet sulu zırtlak bir komedi sonuçta ama sırf Bush'un Obama'nın karısına kızına edilen laflar bile nasıl bir hoşgörülü toplumdan çıktığını gösteriyor. Rob Schneider'ın Salim isimli Filistinli taksi şoförü her zamankinden daha fazla zaman ayrılmış ve iyi de olmuş süper bir yan karakter.

Aklımda kaldı; özellikle cgi ile gerçekleştirilmiş çizgiromansı ve karakterlere süper kahraman havası veren sahneler; ayakta kedi sektirme, sürat motoruna yunus gibi yüzerek yetişme, bir dikişte bir şişe içecek bitirme. Salim'in Fantom'la telefonda yaptığı pazarlık filmin en komik sahnesi.

Sonuç; izlenir (bol bol cinsel espri var).

28 eylül pazar izledik

http://www.imdb.com/title/tt0960144/

4 yorum:

kilavuzkarga dedi ki...

HEmen yandaki aylık yazı sayılarına bakınca senin ne kadar baba olduunua dair bir emare yakalıyorsun

İşte ben buna çok güldüm... Yavaş yavaş aylık film izleme oranında ciddi bir düsşüş var...

25 olan ortalama önce 15 e gerilemiş sonra da 10 lara falan düşmüş... ama geçen ayı sadede 6 filmle kapatman , bilemiyorum :)

katalay dedi ki...

daha da kötüsü izleyebildiğim filmlerin seviyesi. zaten bi avuç izleyebiliyorum onlar da tırt çıkınca iyice sinirleniyorum.

katalay dedi ki...

bir de sayı azaldıkça her izleme fırsatı stres dolmaya başladı. Tonlarca filmden seçim yapamıyorum. Bu arada geçen ay daha yazamadığım 2 tane daha izlemiştim yani toplam 8 :)

kilavuzkarga dedi ki...

ii miş o zaman :)