Arama

4 Mayıs 2009 Pazartesi

Taken (2008)

** I believe you. But that won't save you. **

Konusu şöyle; yeni emekli CIA ajanı Mills (Liam Neeson) pek hoşlanmamasına rağmen kızının kuzeni ile birlikte yaz için Paris'e gitmesine izin verir. Daha gittikleri gün ikili genç kızları kaçırıp fuhuş yaptıran ve sonra da öldüren bir çetenin eline düşer. Mills tüm yetenekleri ile kızını kurtarmak üzere harekete geçer.
Ne anladım; Pierre Morel tarafından yönetilen filmin yazar ve yapım kadrosunda Luc Besson var. Bu ne demek? İnandırıcılığı sıfıra yakın, zırva sahnelerde dolu ama iyi çekilmiş bir aksiyon izleyeceğiz demek. Başrolde Liam Neeson'un bulunması uzun bir süre filmin yönünün değişeceği beklentisini canlı tutuyor, sonra aslında bunun kocaman bir şaka olduğunu anlıyoruz. Steven Seagal oynasa hiç bir şey farketmeyecek bir karakterin hikayesi bu. Üstelik neredeyse süper güçleri var, koca Paris'te peşinde olduğu çeteyi eliyle koymuş gibi buluyor, yatağın altına girince geçmişte yaşananları içinde hissediyor vs. Death Wish zamanında ana karakter her şeyini kaybeder sonrasında intikam ile ortalığı yıkardı, artık senaryolar ölümlere, kayıplara izin vermiyor, zararın önlenmesi üzerinden katarsis daha kolay ama daha suni.
Aklımda kaldı; Jean Claude'un evini basıp karısını vurduğu sahne.
Sonuç; gereksiz.
3 mayıs pazar gecesi televizyondan izledik

Hiç yorum yok: