Arama

2 Ocak 2010 Cumartesi

Avatar (2009)

*** jaksali ***


Konusu şöyle; belden aşağısı tutmayan deniz piyadesi Jake Sully (Sam Worthington) ölen bilimadamı ikiz kardeşinin yerine aynı genlere sahip olduğu için kaynak açısından zengin Pandora gezegenindeki bir göreve katılır. Burada makinaya bağlanarak bir avatar kullanacak ve Navi halkının güvenini kazanarak değerli kaynakları insanlara bırakmaya ikna etmeye çalışacaktır.


Ne anladım; James Cameron'ın yeni bir devrim iddiasındaki filmi. Olumlu yanlarını sıralayayım; değerli kaynakların üzerinde yaşayan halk ve sömürgeci insanların bu mekana göz koyması üzerinden hem savaş ve işgal karıştı hem de insanların para hırsıyla doğaya verdikleri zararları ön plana koyan naif, çevreci ve hiç yoktan iyi olan mesajı, istese izleyicinin aklını alabilecek 3 boyut teknolojisini usturuplu kullanması. Ticari anlamda insanlara sinemada izlemeye mecbur kalacakları bir ürün sunması muhtemelen maliyetini kısa sürede çıkarmasını sağlayacak, ama 3-d olarak izleyemedikten sonra dvd ya da tvde bu film izlenir mi bilmem. Hikaye anlamında değil tabii ama teknik açıdan tıpkı Terminator 2 nin yaptığı gibi kendisinden sonrasını etkileyeceği de kesin. Bunlara rağmen uzun süresi, çok sert başlayıp birden aşırı duygusal bir karaktere dönüşen doktor, son yarım saatte birden dönüşüveren hırslı patron ve iyice kartonlaşan general karakteri ile bunları pek önemsemeyen filme karşı ilgimi kaybettim. Ben Real 3-d ile izledim belki imax daha iyidir bilemem ama on yıl sonrasında gene film izleme alışkanlıklarımızın ciddi şekilde değişeceğinin işaretidir.


Aklımda kaldı; giriş sahnesi - elemanın uyanırken uçuşan hava baloncukları ile yaşadığı şaşkınlık izleyici ile doğrudan bağ kuran güzel bir başlangıç. Jake'in avatarı ilk kullandığında koşturduğu sahne. Toruk Macto.


Sonuç; idare eder.

2 ocak günü izledim


http://www.imdb.com/title/tt0499549/

Hiç yorum yok: