Arama

13 Temmuz 2009 Pazartesi

The Hangover (2009)

**** Don't let the beard fool you. He's a child! ****


Konusu şöyle; bir kaç gün içerisinde evlenmek üzere olan Doug (Justin Bartha) için 3 yakın arkadaşı bekarlığa veda mahiyetinde bir Las Vegas haftasonu ayarlar. Arabayla şehire giden uzun süredir dominant kız arkadaşıyla birlikte olan dişçi Stu (Ed Helms), evlilikten bayılmış öğretmen Phil (Bradley Cooper) ve Doug'un müstakbel kayınbiraberi Alan (Zach Galifianakis) ten oluşan ekip sabah otel odasında uyandığında yanmış koltuklar, banyoda bir bildiğin kaplan, dolapta bir bebek ve kayıp bir dişi içeren manzaraya uyanır, damat da ortalarda yoktur.


Ne anladım; birkaç sene önce Starsky & Hutch'ını izlediğimiz Todd Philips bu kez turnayı gözünden vurmuş. Bu sessiz ve derinden komedi kendi çapında bir fenomen olmaya aday. Afişiyle üç adam ve bir bebekleri anımsatan filmde bebek yan hikayelerden sadece biri. Mike Tyson veya Çinli patronun çok artı katmamasına rağmen bir çok komik durum yaratan, merak yaratan sonuçlar gösterip yavaş yavaş geçmişi dolduran sağlam bir senaryosu ve bu yükü iyi taşıyan bir kurgusu var. Mizahını son dönemin gözde markası Judd Apatow, Seth Rogen gibilerine benzetebilirdim ama bunun farkı acaip adamların yanında gerçekten komik sahnelere de sahip olması. Her üç adamın da ama özellikle Zach Galifianakis'in ilginçlikte yarıştıkları bir gerçek, ama sonuçta Stu daha değişik çıkıyor bence.


Aklımda kaldı; Phil Alan ikilisinin Rain Man girişi inanılmaz komik. Maymunu tokatlayan bebek. Arabayla yola çıkarlar. Biraz sonra -"Baksana sağdan araba geliyor mu?" -"Yok". Eleman sağa kırar ve kamyon kornayı basar. Bu sahne kendi başına komik değil ama filmin karakterlerin samimiyetini temsil ediyor bence.


Sonuç; çok güzel.


11 temmuz günü sinemada izledik


http://www.imdb.com/title/tt1119646/

Hiç yorum yok: